1/30/2013

Çocuğum ANLATMIYOR

     Okulların başladığı ilk günden itibaren oldukça sık karşılaştığım sorunlardan biri çocukların okulda yaptıklarını evde anlatmamaları. Aileler bu konuda oldukça endişeli. Genelde çocuklar yaptıklarını, okulda yaşadıklarını arkadaşları ile diyaloglarını eve gelince anlatmazlar, konuşmak istemezler. Bugün okulda ne yaptın ? sorusuna ise hiiiiç cevap vermezler. Bu konuda zorlamamak, istediği zaman anlatmasını beklemek uygun olur.
      Çocuklar hiç umulmadık bir anda oyun oynamaya dalmışken birden anlatmaya başlayabilirler. Öğrendiği şarkıları mırıldanırlar. Bazen yaptığınız alakasız bir şeyi okulda yaptığıyla bağdaştırıp anlatabilirler. Örneğin; Gün içinde ne yaptığını biliyorsanız, onu nasıl yaptığını o oyunu nasıl oynadığını sorabilirsiniz. Ya anlatacaktır ya da geçiştirip "yaptık işte" diyecektir.
      Gece uyku öncesi çocuklarla sohbet için çok güzel bir zamandır. Siz gün içinde neler yaptığınızı anlatın parça parça onunda size katılmasına, anlatmasına müsade edin.
      Eşinize veya evdeki başka bir bireye gün içinde ne yaptığını sorup anlatmasını isteyebilirsiniz, sonrasında çocuğunuzun anlatması için ona da sorabilirsiniz.
      Çocuklar genelde düz sorulara cevap vermezler. Soru sormak yerine "Çok mutlu görünüyorsun, günün iyi geçmiş." demek anlatmasına yardımcı olabilir.



Oyun Kurma: Evde anlatmasını istediğiniz konu benzeri bir oyun kurabilirsiniz. Mesela çocuğunuzun kreşte ne yaptığını öğrenmek istiyorsanız kreşcilik oyunu oynayabilirsiniz. Çocuğunuza soru sormadan ama oyun içinde dökülmesini sağlayarak. Oyuncak bebeklerle okula gidin, kreşteki etkinlikleri sıralayın derken çocuk geçirdiği günü oyuna kopyalayacaktır. Arkadaşına ne söylediğine varana kadar anlatacaktır. Ancak hoşunuza gitmeyen bir şey duyarsanız müdahale etmeyin oyuna devam edin. 




Psikolog Tuğçe Karakoç

1/16/2013

Özgüven yok, Güven yok, Öz yok

      Çocuğunuzla doğru iletişimi kurmak, güzel zamanları, eğlenceyi paylaşmak ve çocuğunuzun gelecekte kendine özgüven duymasını ve unu sürekli kılmasını sağlamak ebeveynlerin elindedir. İyi ebeveyn olmak uzay mühendisi ya da bilim adamı olmaktan çok daha zor bir iştir.

      Özgüven tüm insanları için duygusal bir gerekliliktir. Bireyin kendine duyduğu güven yaşamın her alanına yansımaktadır. Olumlu kendilik algısı bireyin bulunduğu sosyal ortamda etkili ve farklı olabilmesini, yaşam boyu karşılaşabilecek problemlerle baş edebilmesini, etkili çözüm yolları üretebilmesini, pes etmeyip başarısızlıklardan olumlu sonuçlar çıkarabilmeyi sağlamaktadır.



Özgüven eksikliği neden olur ?

     Genellikle aşırı koruyucu ve müdahaleci anne baba tutumlarından kaynaklanmaktadır. Bu ebeveynler çocuklarına pembe bir dünya oluşturmak için, çocukların yapabilecekleri işleri kendileri yaparlar. " Ya üşürse, ya düşerse, ya hasta olursa" diye düşünürken bir anda çocukların yemeğini yediren, birlikte uyuyan, sorumluluklardan uzak tutan, sınıf kapısında bekleyen ebeveyn haline gelirler. Bu ebeveynler çocukları erken uyusun, iyi dinlensin diye ödevlerini yapan anne babalardır ve sınırları yoktur. Bu tarzı benimsemiş anne babaların yanında büyüyen çocuklar pek muhtemel pasif, bağımlı çocuklar olacaklardır.



Özgüven nasıl geliştirilir ?

    Öncelikle çocuğun ihtiyaçlarını gerektiği kadar karşılamakla işe başlanabilir ne bir fazla ne bir eksik. Çocuk sevildiği, ona güvenildiği hissetmektedir. Buradan yol alarak kendini sevmekte ve kendine güvenmektedir.
Okul öncesi döneme kadar çocuğun özgüveni anne babanın ve çocuğun çevresinde olan büyüklerin sözel ve sözel olmayan tepkilerine bağlı olarak gelişim gösterecektir. Anasınıfı ya da ilkokula başlama gibi, aile dışındaki bir sosyal ortama girilmesiyle çevrenin görüşleri de özgüven gelişiminde etkili olmaya başlar.


  • Çocuğu olduğu gibi kabul etmek
  • Şartsız sevgi göstermek
  • Duygularını ciddiye almak
  • Hata yapmasına izin vererek ( deneme cersareti vermek )
  • Özel eşyalarına saygı göstermek
  • Diğer çocuklarla kıyaslamamak ( Çocuğu kendi içindeki gelişim çizelgesi ile kıyaslayın. Dünü ve bu gunü arasındaki fark onun başarısıdır. )
  • Başarılı olduğu alanları tespit etmesine yardımcı olmak
  • Ait olma duygusunu tatmin ederek ( aile içinde duygularının ve düşüncelerinin önemsenmesi, söz seçim hakkının sunulması, kabul görmek )

Psikolog Tuğçe Karakoç